SİHA konusunun sosyal medyada hayli revaçta olduğunu görüyorum. Ancak mevzunun git gide abartıldığını ve SİHA'ların, özellikle Bayraktar TB2'nin bir "Wunderwaffe" olarak lanse edilmeye başlandığı görülüyor. Tartışma ayrıca politik zemine kaymaya başladı. Bu oldukça sağlıksız bir tartışma zemini yaratır. İleride de siyasi iklim değiştiğinde bu kez insansız sistemlerde Türkiye'nin çalışmalarına takoz koymak isteyen dış ve onların köpeği olan iç odaklara malzeme verir. Türkiye bu konuda önemli seviyede bir ilerleme kaydetti. Kısır siyasi tartışmalarla içine etmeyelim.
Bu iş ne propaganda aracı ne de muhalefet aracı olmamalı. Bu konuda her iki cenahta da mebzul miktarda kötü örnek mevcuttur. İHA'ların silahlandırılması yeni bir olay değildir. İran 1980'lerde, İran-Irak Savaşında İHA'larını silahlandırarak kullanmıştır.
ABD ise 12 Eylül Saldırılarından sonra MQ1 Predator İHA'yı silahlandırarak tespit ettiği hedeflere taarruzlar düzenlemiştir. Daha sonra ABD MQ9 Reaper ile tespit ettiği nokta hedeflerine taarruzlara devam etmiştir. Halen bu taarruzlarına devam etmektedir. Benzer saldırıları İsrail de kendi İHA'ları ile yapmıştır. Yani SİHA'yı biz icat etmedik. Önce bunu biliniz.
Fakat biz SİHA'ların kullanımında ve taktiklerinde önemlibir değişiklik yaptık. SİHA'lar Bahar Kalkanı Harekatına kadar nokta hedeflerine taarruz için kullanılmıştır (Biz de öyle kullandık) . Ancak 2019 Bahar Kalkanı Harekatında şartların zorlaması sonucu harp tarihinde ilk defa olmak üzere SİHA'lar klasik hava harekatına muharip uçak gibi iştirak ettiler. Tabii bizim elimizde Reaper muadili bir İHA yoktu. Hala yok. Ancak bu zorluğun üstesinden gelmek için; MAM C, MAM L ve Bozok gibi hafif, elimizdeki İHA'lardan atılabilen hafif ama etkili mühimmatın geliştirilmesi, aslında keşif ve gözetleme platformları olan ANKA ve TB2'yi, hafif taarruz uçağı gibi kullanılmasına imkan vermiştir. Türkiye, bu sayede bir nevi "Portatif" ve maliyet etkin bir hava kuvvetine kavuşmuştur. SİHA'lar; hava gücüne ihtiyaç duyulan, ama çeşitli nedenlerle savaş uçağı ve taarruz helikopteri gönderemediğimiz harekat alanlarında müttefiklerimize hava desteği sağlamamıza (Libya), müttefiklerimizin hava gücünü takviye (Azerbaycan) etmemize imkan vermiş, savaş uçaklarımızın kullanımının kısıtlandığı durumlarda (İdlib gibi)hem hava kuvvetlerimizin derin taarruzlar yapmalarına (tecrit harekatı), hem de arazideki birliklerimize icap duyulan durumlarda yakın hava desteği sağlanması imkanlarını vermişlerdir. Olayların politik tarafları ayrı bir tartışma konusudur. Ama askeri açıdan önemli bir yenilik ve kabiliyet olduğu su götürmez.
Şüphesiz İHA ve SİHA kullanımı için doktrinel çalışmalar devam etmektedir. Yeni İHA projeleri kadar, SİHA taktikleri ve teknikleri de üzerinde çalışılması gerekmektedir. Bu konuda da çalışıldığına eminim.
Ancak burada önemli bir konu, SİHA'ların başarılarının çok abartılmasıdır. Öncelikle SİHA'lar yüzünden tankların devrinin geçtiği gibi şeyler okuyorum. Bu iddia tamamen yersizdir. Tanklar, hava savunması olmadığı takdirde savaş uçakları için kolay hedef olurlar. Bu 1940'dan beri böyle olup askeri çevreler tarafından çok iyi bilinen bir şeydir. Aynı durum, piyade, komando vb. için de geçerlidir. Bu yüzden TSK Korkut gibi bir proje gerçekleştirmiştir. Korkut'un aşağıdaki şekilde tasarlanmasının nedeni tanklarla birlikte harekat yapabilmesi içindir.
Yine Atılgan KMS Sistemi de zırhlı birliklerin alçak irtifa hava savunması için tasarlanmış bir araçtır. KMS, Suriye ve Irak'ta birliklerimize yapılan bazı dron saldırılarına engel olmuş, dronları vurmuşlardır. KMS'lerin yeterli sayıda olmaması, birliklerimizin dron saldırıları sonucu şehit ve yaralı vermesine neden olmuştur. TSK, halen dron ve paramotor saldırılarına maruz kaldığı için bu tehditlere yönelik tedbirler almış ve Dron/İHA saldırılarına karşı savunma için çalışmalar yapmakta, SSB eliyle projeler yürütmektedir.
Sözün özü; daha bu yolun başındayız. Ancak güzel bir başlangıç yaptık ve iyi bir yoldayız. TSK 1990'lardan beri insansız hava aracı kullanan, bu konuda belli bir kültür geliştirmiş bir ordudur. İnsansız hava araçları konusunda mesafe almamızda bu hususun büyük önemi vardır.